Hamilelik belirtileri düşünüldüğünde akla ilk gelen belirtiler genel olarak; adet gecikmesi, bulantı ve kusma olmaktadır. Ancak bunların dışında hamilelik belirtileri arasında hiç duyulmamış ya da nadir görülen semptomlar da bulunmaktadır. Hamilelik belirtileri, ilk olarak 7 günlük süreç tamamlandıktan sonra gün yüzüne çıkmaya başlar. Bunun nedeni ise gebelik hormonlarının salgılanması sonucunda vücutta meydana gelen değişimlerdir. Yine de, hamilelik belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir; hatta bazı anne adayları, neredeyse hiç belirti göstermeden hamilelik süreçlerinin sonuna gelebilmektedir. Anne adaylarında genel olarak hamilelik belirtileri ilk hafta içinde görülebilir ya da bir ay sonunda ortaya çıkabilir.
En Sık Karşılaşılan Hamilelik Belirtileri Nelerdir?
Gebeliğin anlaşılabilmesi için en erken dönem olarak kabul edilen ilk 14 günlük süreçte; kan tahlilleri üzerinden yapılan Beta HCG testi ile kişi kesin olarak gebe olup olmadığı anlaşılabilmektedir. En sık karşılaşılan gebelik belirtileri ise şu şekilde olmaktadır:
- Adet gecikmesi
- Hassas ve şişkin göğüsler
- Mide bulantısı
- Baş dönmesi
- Sık idrara çıkmak
- Yorgunluk
Hamilelik belirtilerine dair daha fazla detay öğrenmek için Gebelik Belirtileri Neler? Gebelik Hesaplama Adımları yazımıza göz atabilirsiniz.
Hamilelik Belirtileri Ne Zaman Başlar?
Bilinenin aksine hamileliğin başladığı ilk hafta, son adet tarihinden itibaren kabul edilmektedir. Yani; henüz hamilelik başlamamış olsa dahi, son adet dönemi gebeliğin 1. haftasına denk gelmektedir.
Hamilelik belirtileri de genel olarak bu dönemlerde başlamaktadır. Ancak her belirtinin görüldüğü dönemlerde değişim olabilir. Hamilelik belirtileri ve başladıkları zamanlar şu şekilde açıklanabilir:
- Hafif kramplar ve lekelenmeler ilk hafta ve 4. hafta arasında görülebilir.
- Yorgunluk 4. veya 5. hafta ortaya çıkabilir.
- Mide bulantısı, göğüs ağrısı, sık idrara çıkma ve şişkinlik ise 4. veya 6. hafta arasında başlayabilir.
- Ruh halinde değişimler ve sıcaklık dengesizlikler 6. hafta ortaya çıkabilir.
- Yüksek tansiyon sıkıntısı 8. hafta sonunda görülebilir.
- Aşırı yorgunluk 9. hafta sonu itibariyle meydana gelebilir.
- Kalp atışında hızlanma 8. ya da 10. haftada ortaya çıkabilir.
- Akne, gözle görülür kilo alımı ve ışık lekeleri ise 11. hafta sonunda oluşmaya başlayabilir.
Hamilelik belirtilerinin ne zaman başladığına dair detayları Hamilelik Belirtileri Ne Zaman Başlar? Yazımızda bulabilirsiniz.
Hamile Olabileceğinizi Gösteren İlginç Belirtiler Nelerdir?
Pek çok anne adayı, hamile olduğunu adet döngüsünde yaşanan gecikmeden ya da mide bulantılarında anlayabilir. Bu belirtiler ortaya çıktıktan sonra eczaneden alınan hamilelik testleri ile gebeliğin olup olmadığı anlaşılabilir ya da sağlık kurumlarında yapılan kan testleri sonucu, gebelik kesin bir şekilde öğrenilebilir. Evde yapılan gebelik testleri, çoğu zaman doğru sonuç verse de yanılma payı da bulunmaktadır.
Tüm bunların yanında hamilelik belirtileri yalnızca adet döngüsündeki gecikme ya da mide bulantısı ile sınırlı değildir. Yaygın olmayan ancak anne adaylarının gebelik başlangıcında karşılaşabileceği bazı gebelik belirtileri de bulunmaktadır. Hazırladığımız bu yazıda en ilginç hamilelik belirtilerini sizler için derledik. Nadir görülebilen ve pek bilinmeyen hamilelik belirtileri için yazımızın devamını okuyabilirsiniz.
1. Aşırı Tükürük Üretimi
Hamile kadınların yaklaşık olarak % 1’i gibi küçük bir oranında görülen aşırı tükürük üretimi, gebeliğin yaygın olmayan belirtileri olmaktadır. Nedeni tam olarak kanıtlanmamakla birlikte bulantı ve kusmalara sebep olan hormonal değişimlerden kaynaklı olduğu düşünülmektedir. Bunun yanı sıra; hamilelikte görülen mide içeriğinin yemek borusuna kaçma durumu, beyne gönderilen uyarılar ile tükürük salgısının artmasına neden olmaktadır. Hamilelikte döneminde görülen ilginç belirtilerden biri olan aşırı tükürük üretimi, genellikle 6. hafta civarı başlar ve 14. haftadan sonra normale döner. Bu nedenle, tedavi gerektirecek bir sorun değildir.
2. Fazla Gaz
Hamilelikte görülen bir diğer ilginç belirti ise sindirim sisteminde yaşanan değişim nedeniyle artan gaz sorunu olmaktadır. Bu soruna neden olan asıl sebep, artan progesteron hormonuna bağlı olarak düz kas hücrelerinin gevşemesi olarak açıklanmaktadır. Düz kas hücrelerinin gevşemesi sonucu besinlerin sindirim sisteminde kalma süresi uzamaktadır. Bu durum da hamile kadınların gaz, kabızlık ve şişkinlik sorunu yaşamasına neden olmaktadır.
3. Uçuk
Uçuk, herpes simplex adlı virüs nedeniyle ortaya çıkan viral bir enfeksiyondur. Bu virüs, vücuda bir kez girdiği zaman hep o vücutta kalan bir türdür. Bağışıklık sisteminin zayıflaması veya aşırı stres durumunda ise ortaya çıkmaktadır. Genel olarak çocukluk çağında kapılan bu virüs, tüm hayat boyunca risk durumlarından sonra kendini belli edebilir. Eğer anne adayı daha önce uçuk virüsünü kapmışsa, hamilelik ile birlikte bağışıklığı baskılanacağı için virüs yeniden ortaya çıkabilir ve dudakta uçuk çıkmasına neden olabilir. Ancak bu belirti, yaygın olmamakla birlikte, sadece bu virüsü taşıyan anne adaylarında görülebilmektedir.
4. Tat Duyusunda Değişim
Mide bulantısı ya da bazı kokulara karşı duyarlılık, hamilelikte en çok görülen belirtilerden biridir. Ancak az bilinen bir belirti ise tat duyusunda yaşanan değişimdir. Anne adayları, yedikleri yemeklerden hiçbir şekilde tat alamayabilir ya da acı bir tat duyabilirler. Söz konusu durum ciddi bir soruna işaret etmez, ancak nedeni de tam olarak bilinmemektedir. Uzmanlara göre hormonal değişimlerin, kullanılan antibiyotiklerin ve hamilelikle birlikte başlanan vitamin takviyelerinin ağızda tat değişimine neden olabileceği düşünülmektedir.
5. Aşırı Ter
Hamileliğin erken dönemlerinde aşırı terleme sorunu, anne adayları arasında yaygın görülen belirtilerden biridir. Bunun sebebi ise hormon seviyelerinin hızla yükselmeye başlaması ve kan akışının artmasına bağlı olarak gelişen vücut sıcaklığının yükselmesi olarak açıklanabilir. Ancak her kadında görülen bir belirti değildir. Bazı anne adayları, hiçbir şekilde terleme sorunu yaşamadan hamilelik sürecini tamamlayabilirler. Aşırı terleme, zamanla azalabilen bir sorundur. Bunun yanında her gün ılık duş almak, pamuklu nevresim kullanmak, bol ve pamuklu kıyafetler giyinmek gibi önlemler alınarak verdiği sıkıntıdan kurtulmak mümkündür.
6. Uyuma İsteğinde Artış
Anne adayları, gebelik döneminin başlarında yorgunluk ve sürekli uyuma isteği yaşayabilirler. Bu yorgunluğun en önemli sebebi hormonal değişimlerdir. Hormon seviyesinde yaşanan değişim nedeniyle vücuttaki tüm kaslarda gevşemeler meydaba gelmektedir. Gevşemeler sonucu da hamile kadın, sürekli uyumak isteyebilir ve kendisini yorgun hissedebilir. Bir diğer sebep olarak fetüsün besin ve oksijen ihtiyacını sağlayacak olan plasentanın oluşumu esnasında vücut, çok fazla enerji harcamaktadır. Bu da annenin sürekli uyumak istemesinin ve yorgun olmasının diğer önemli sebebi olarak açıklanabilir.
7. Koku Hassasiyeti
Koku hassasiyeti, yaygın olmayan gebelik belirtileri arasında sayabileceğimiz en çok görülen semptom olabilir. Anne adaylarını en çok rahatsız eden belirtilerden biri olan koku hassasiyeti; gebeliğin başlamasıyla birlikte artan kan hacmi ve hormonal değişimler nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Kokulardan rahatsız olma sonucu anne adaylarında, tiksinme ya da mide bulantısı gibi semptomlar da oluşabilir. Genellikle yeni pişen yemek kokularına, ağır parfüm kokularına ya da bozuk gıdalara karşı hassasiyet oluşur. Bunun yanında nadir de olsa, sabun ya da deterjan kokularına karşı da rahatsızlık duyulması muhtemeldir.
8. Burun Tıkanıklığı
Hamilelikte görülen en ilginç belirtilerden birisi şüphesiz, burun tıkanıklığıdır. Pek bilinmemekle birlikte anne adaylarının % 30’unda görülen bu belirti, pek çok semptom gibi hormonal değişimlerden kaynaklanmaktadır. Ani değişen hormon seviyesi vücuttaki kan üretimini arttırmakta ve bu durum da mukus zarlarının şişmesine neden olmaktadır.
9. Ciltte Oluşan Renk Farkları
Cilt tonu eşitsizliği olarak da nitelenebilecek ciltte oluşan renk farkları, hamilelik döneminde kadınlarda oluşan bir diğer belirtidir. Özellikle yüz bölgesinde oluşmaya başlayan belirgin kahverengi lekeler, genel olarak hamilelikten kaynaklanabilmektedir. Melasma adı verilen bu rahatsızlık, çoğunlukla kadınlarda görülür ve özellikle hamilelik döneminde ortaya çıktığı bilinmektedir.
10. Ayakkabıların Sıkması
Son olarak, hamilelik belirtileri içinde en ilginç olan durum ayakkabıların sıkmaya başlamasıdır. Hamilelik döneminde, anne adaylarının pek çoğunda ayaklar ve ayak bileklerinde su toplama ve şişme problemleri oluşabilir. Ancak bu durum, regl dönemi öncesi ödeminden de kaynaklanabilmektedir. Aradaki farkı görebilmek için en iyi yöntem, gebelik testi yapmak olacaktır.
Hamilelik Testi Her Zaman Kesin Sonuç Verir mi?
İdrarla gebelik testlerinin ya da kan alınarak gebelik testlerinin yanılma payı gerçekten çok azdır. Bunun yanında, idrar testlerinde bazı hatalar meydana gelebilmektedir.
- Gebelik testinin yapıldığı zaman, testin yanılma payını ortaya çıkarabilir. Gebelik testi, adetin gecikmesinden en az bir hafta sonra yapılmalıdır. Daha öncesinde yapılan testlerin hatalı sonuç vermesi muhtemeldir.
- Ciddi oranlarda bir fark yaratmasa da, sabah saatlerinde yapılan testlerin daha doğru sonuçları verdiği görülmüştür. Gün sonunda yapılan testlerin hatalı çıkma payı yüksektir.
- İdrar testi kitlerinin son kullanma tarihi geçmişse ve bozulmuşsa sonuç yanlış çıkabilmektedir. Çünkü HCG seviyesini belirleyen kimyasallarda bozulma yaşanmış olabilir.
- Fazla su tüketimi sonucu HCG seviyesinde değişimler oluşabilir ve bu durumda testlerin hatalı çıkmasına neden olabilir.
- HCG içeren fertilite ilaçların alınması halinde, kandaki HCG oranı farklı çıkacağı için sonuç hatalı çıkabilir.
Evde yapılan idrarla gebelik testi ya da laboratuvar ortamında yapılacak kan testleri genel olarak güvenilirdir ve doğru sonuç verir. Ancak en doğru sonucu almak için kan testi yaptırmanın gerekli olduğunu söylemek, yanlış olmayacaktır.
Hamilelik testi yaptırmak için en doğru zamanı öğrenmek için Kaç Haftalık Hamileyim? Gebelik Testi Ne Zaman Yapılır? Yazımızı inceleyebilirsiniz.
Doğum Sigortası Nedir, Ne Zaman Yaptırılmalıdır?
Doğum ya da hamilelik sigortası genel bir ifadeyle özel sağlık sigortası veya tamamlayıcı sağlık sigortası poliçeleri kapsamına dahil edilebilen bir ek teminat seçeneğidir. Doğum sigortası ürününün sunduğu hizmetlerden ve avantajlardan yararlanabilmek için bir sağlık poliçesinin alınması gerekmektedir. Var olan sağlık poliçelerine, uzmanların da yardımı ile doğum paketi dahil edilebilmektedir.
Doğum sigortası teminatları sigorta şirketlerine göre farklılıklar gösterebilmektedir. Genel olarak bu teminatlar, doğum sigortası poliçelerinin ilk ödemeleri yapıldıktan sonra 12 ayın sonunda devreye girmektedir. Bekleme süresi olarak nitelendirilen bu süre bazı şirketlerde daha kısa olabilmektedir.
Planlı hamilelikler için yaptırılması avantaj sağlayan doğum sigortası, gebelikten en az 1 yıl önce başlatılmalıdır. Bu sayede sigorta ürününün sunduğu tüm hizmetler en verimli şekilde alınabilir.
Doğum sigortası başlatmak için en önemli zamanı bulmada bekleme sürelerine mutlaka dikkat edilmelidir. Özel sağlık sigortası kapsamında alınan doğum teminatları, bekleme süresi tamamlanmadan hizmet vermez. Bunun yanı sıra, tamamlayıcı sağlık sigortası kapsamında bekleme süresiz doğum teminatı sunan sigorta şirketleri bulunmaktadır.
En iyi doğum sigortası ürünlerine ve tekliflerine ulaşmak için Sigorta Dünyası web sitemizi kullanabilirsiniz. Aynı zamanda 7 / 24 hizmet veren çağrı merkezimiz üzerinden sağlık uzmanlarımızdan danışma alabilirsiniz.