Bebekler, çoğu zaman pek çok hastalığı kolaylıkla atlatabilirler; ancak bazı durumlar için sağlık sorunlarının dikkate alınması gerekmektedir. Özellikle doğuştan gelen hastalıklar, oldukça ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Hazırladığımız bu içerikte; bebeklerde doğuştan gelen hastalıklar hakkında öne çıkan detayları ve bu hastalıklara örnekleri açıklamaya çalıştık.
Bebeklerde Doğuştan Gelen Hastalıklar Nelerdir?
Bebeklerde doğuştan gelen hastalıklar çoğunluk genetik faktörler nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Genetik hastalıklar, ilerleyen dönemler için çocukların yaşam kalitelerinin büyük oranda düşmesine sebep olabilmektedir. Bebeklerin fizyolojik ve psikolojik sağlık durumlarının kontrollü bir şekilde devam edebilmesi adına genetik rahatsızlıklardan muzdarip olanların yakın takip edilmesi gerekir.
Yazımızın devamında, bebeklerde doğuştan gelen hastalıklar içinde en yaygın olanları derledik. Bunun yanında, çocuklarda en sık görülen bulaşıcı hastalıkları öğrenmek için Çocuklarda En Sık Görülen Bulaşıcı Hastalıklar Neler?Yazımızı inceleyebilirsiniz.
1- Otizm Spektrum Bozukluğu
Beyin gelişimini olumsuz yönde etkileyen ve genetik olduğu bilinen bir hastalık olan Otizm Spektrum Bozukluğu, bebeklik çağlarında herhangi bir belirti vermeyebilir. İlk aşamada, çocukların isimlerine tepki vermemeleri, iletişim kurarken göz temasından kaçınmaları, konuşma güçlüğü çekmeleri, takıntılı davranışlarda bulunmaları ve kendi yaş grubuna hitap eden etkinliklere ilgi duymamaları olarak kendini belli eder.
Otizm genellikle ilk 3 yaşta başlayan ve hayat boyu devam eden gelişimsel bir bozukluktur. Günümüzde basit testler ile erkan tanı şansı bulunmaktadır ve erken tanı sayesinde uygun rehabilitasyon programları iler vakaların hayata kazandırılması sağlanabilmektedir.
Otizmin oluşum nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik faktörlü olduğu düşünülmektedir. Otizmlilerin %70'inde zeka geriliği bulunurken; %10’luk bir dilimde ise üstün zeka görülebilir.
2- Aile Üyelerinin Kalıtsal Hastalıkları
Bebeklerin doğuştan kaynaklı hastalıklarının büyük bir kısmı, aile üyelerinde var olan kalıtsal hastalıklardan dolayı meydana gelmektedir. Aile bireylerinde genetik faktörler yoluyla aktarılan kalıtsal sağlık sorunları bulunuyorsa, bu sorunların çocukta da görülme riski bir hayli fazladır. Bu nedenler çocuk sahibi olmadan önce detaylı analizlerin gerçekleştirilmesi, hastalığın görülme riskinin hesaplanması, koruyucu tedavilerin uygulanması ve semptomların mümkün olduğunca azaltılması çok önemlidir. Ailelerin bu konu hakkında bilinçlendirilmesi ve eğitilmesi gerekmektedir.
3- Zeka Geriliği
Çocuklarda zeka geriliği ise yaygın görülen bir diğer doğuştan gelen hastalık örneğidir. Zeka gelişimini negatif yönde etkileyen sağlık sorunlarından şüphe duyulduğu zaman, anne karnından itibaren bebeğe müdahale edilmesi gerekmektedir. Zeka geriliği olan çocuklar; sağlığını korumada, iletişim ve sosyal ilişkiler kurmada, günlük hayatta, öğrenme konusunda, eğitimde ve akademik süreçlerde sorun yaşamaktadır.
4- Hidrosefali
Kafatası içerisindeki sıvının artması ile basınca neden olması sonucunda, başın büyümesi durumu Hidrosefali hastalığına neden olmaktadır. Doğumun hemen ardından fark edilebilen bu hastalık, genellikle spina bifida ile birlikte ortaya çıkmaktadır.
Hidrosefali bebeklerin; boyun kaslarının gelişimi yavaştır, gözleri büyük ve dışarı çıkıktır, tiz çığlıklar şeklinde ağlarlar ve iştahsızlık ya da kusma halini sık yaşarlar. Hastalığın tedavisi, düzenli olarak beynin içinde biriken sıvının alınması şeklinde olabilmektedir. Bu tedavi yöntemi ile kafanın boyutu, eski haline gelebilmektedir. Ancak bu hastalıkta da diğer pek çok hastalıkta olduğu gibi erken müdahale çok önemlidir.
5- Down Sendromu
21. kromozomun mutasyona uğraması nedeniyle ortaya çıkan ve zeka geriliğine neden olan bir hastalık olan Down Sendromu, taşıyıcı baba ya da anneden, çocuğa aktarılmaktadır. Eller ve kulakların küçük olması, burnun basık olması, çekik gözler, yuvarlak hatlı bir yüz, ensedeki deri dokusunun fazla olması, güçsüz kaslar ve öğrenme güçlüğü çekme gibi semptomlara sahip olan çocuklar, günümüzde önceki yıllara oranla daha donanımlı yetişmektedir ve hayatlarını idame edebilecek seviyeye gelebilmektedir. Tıbbi bakım ve takibin gelişmesi, aynı zamanda ailelerin de eğitim alması ile bu hastalığa sahip kişilerin sosyal yaşama karışma şansları artmaktadır.
6- Kanser Hastalıkları
Genlerinde kanser hastalığı olan kişilerin, ileri dönemlerde kanser türlerinden birine yakalanma ihtimali, diğer kişilere kıyasla daha yüksektir. Bu yüzden, genetik anlamda risk taşıyan kişilerin takibinin düzenli yapılması, koruyucu tedavilerin yürütülmesi ve küçük yaşlardan itibaren yaşam şeklinin düzenlenmesi büyük önem arz etmektedir. Gereken dikkatin verilmesi ve kontrollerin yapılması ile kanserle mücadele etmek mümkün hale gelebilmektedir.
7- Doğumsal Anomaliler
Spina bifida ve doğuştan gelen kalp rahatsızlıkları gibi doğumsal anomaliler, bebeklerde sıklıkla görülebilir. Bu vakaların oluşmasında en önemli etken ise genetik faktörler olmaktadır. Doğumsal anomalilerin neden olduğu hastalıkların teşhis, tedavi ve takip süreçleri kontrol altına alınabilir; bebeğin genel sağlık durumunun iyileştirilmesi mümkün hale gelebilir.
8- Genetik Obezite
Genlerinde obezite bulunan kişilerin ilerleyen dönemlerde, bu hastalığa yakalanma riski oldukça fazladır. Bu yüzden, risk taşıyan çocukların sağlıklı bir beslenme düzenine sahip olmaları çok önemlidir. Erken yapılan müdahaleler ile genel sağlığının korunması ve günlük yaşam ritüellerinin bu riske göre düzenlenmesi gerekmektedir.
9- Akraba Evliliğine Bağlı Hastalıklar
Akraba evliliği sonucu doğan bebeklerde çok farklı sağlık sorunlarının ortaya çıkması mümkündür. Akrabalar arasında yapılan evlilik sonucu meydana gelen gebelikler düşük ya da ölü doğum gibi sonuçlara neden olabilir. Bunun yanında, doğum gerçekleşse bile bebeklerde zeka geriliği, kalıtsal hastalıklar ve doğumsal anomalilerin görülme riski çok yüksektir. Bu hastalıkların teşhis edilmesi, ve önlenebilmesi için uygun tedavilerin sağlanması gerekmektedir. Ancak bu konuda en önemli nokta, ailelerin bilinçlendirilmesi ve akraba evliliklerinin son bulmasıdır.
10- Çölyak Hastalığı
Gluten enteropatisi olarak bilinen Çölyak Hastalığı, başta buğday olmak üzere tüm tahıllara duyarlı olma durumudur. Son yıllarda günden güne yaygınlaşan bu hastalık, bebeklerde genellikle 6 ile 12. aylar arasında ortaya çıkmaktadır. Bu hastalıkta; hatalı besin emilimi, iştahsızlık, karın şişliği ve geçmeyen ishal meydana gelmektedir. Zaman içinde Çölyak Hastalığına bağlı olarak anemi sorunu da yaşanabilir. Çölyak tedavisinin en önemli yöntemi ise tahıllardan arındırılmış bir beslenme düzenini uygulamak olacaktır.
11- Beyin Felci (Serebral Palsi)
Serebral Palsi ya da Beyin Felci, doğumda bebek beyninin zarar görmesine bağlı kas ve iskelet sisteminin doğru çalışmaması durumudur. Bu hastalıkta bebek; hareket etmekte zorlanır, sürekli istemsiz şekilde salya akıtır, istemsiz kas titremeleri yaşar, ayaklarını kullanmakta zorlanır, motor gelişimi ise çok yavaştır.
Serebral palsi tedavisi, ne yazık ki, henüz mümkün değildir. Bunun yanında, fizik tedavi uygulaması ve çeşitli medikal ürünlerin kullanımı ile çocukların hayatı kolaylaştırılabilmektedir.
12- Dudak veya Damak Yarığı (Tavşan Dudak)
Üst dudağın ya da damağın bir kısmının gelişememesi durumu olarak açıklanan dudak yarığı ya da halk arasında bilinen adıyla tavşan dudak, genetik kaynaklı sağlık sorunlarından biridir. Bunun yanında, folik asit eksikliğinden de kaynaklanabilmektedir.Bazı vakalarda sadece dudak yarıkken, bazı vakalarda hem dudak hem de damak yarık olabilmektedir.
Bu hastalıkta bebek, anne memesini emmekte zorlanacağı için kilo almada ve yeterli gelişim göstermede sorunlar yaşayabilir. Dudak yarığının, cerrahi müdahale ile tedavisi mümkündür ve ameliyatlar, genellikle başarılı olmaktadır.
Yenidoğanlarda En Sık Görülen Hastalıklar Nelerdir?
Bebeklerin sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmeleri, tüm ebeveynlerin en çok istediği şeydir. Bu nedenle gereken tüm önlemleri almak ve sağlıklarını korumak isterler. Ancak bebeklerin bağışıklık sistemleri, yetişkinlere oranla daha zayıftır ve zaman içinde, doğru beslenme ve destek ile gelişir. Yeterli beslenememe, düzensiz uyku ya da anne sütü içmeme gibi nedenlerden dolayı yenidoğanlarda hastalığa yakalanma riski fazladır.
40 haftalık gebelik süreci tamamlandıktan sonra anneler, bebeklerinin sağlığı hakkında endişe etmeye başlayabilirler. Hem bebeğin, hem de ebeveynlerin yeni düzene ayak uydurmak için çaba sarf ettiği bu dönemde hastalık belirtileri ile sağlıklı bebeklerde olağan olan bazı durumlar karıştırılabilmektedir. Kaygı ve endişe durumları, bebeğin de huzursuz hissetmesine neden olabilir.
0 - 28 günlük bebekler, yenidoğan olarak nitelendirilir ve bu bebekler pek çok farklı durumdan dolayı huzursuzluk yaşayabilir. Bu durum yenidoğanlarda görülmesi beklenen normal bir durum olabilir. Bunun yanında bazen gerçekten de bir sağlık probleminin habercisi olabilir. Yenidoğanlarda en sık görülen hastalıklar ise genel olarak; sarılık, pamukçuk, konak, göbek fıtığı, kolik, doğumsal hipotiroidi gibi sağlık sorunları olmaktadır.
Çocuklara hastalıklara karşı korumak için izlenmesi gereken yolları Çocuk Hastalıklarına Karşı Alınacak Önlemler Neler?Yazımızda bulabilirsiniz.
Doğuştan Gelen Hastalıkları Sağlık Sigortası Karşılar Mı?
Sağlık sigortası ürünleri kapsamında, doğuştan gelen hiçbir sağlık sorunu için güvence sağlanmaz.
Bunun yanında, bebeklerde meydana gelen doğuştan hastalıklara karşı teminat almak için yenidoğan bebek sigortası ürünlerini inceleyebilirsiniz. Yenidoğan sağlık sigortası, bebeklerin dünyaya geldiği ilk günden itibaren 15 gün içinde poliçe kapsamına dahil edilebilir. 15 gün sonunda poliçeye ekleme talebinde bulunulduğunda, olası doğuştan gelen hastalıklar için teminat sağlanmaz.
Detaylı bilgi almak için Bebek İçin Özel Sağlık Sigortası Fiyatları Nasıl Belirlenir?Yazımıza göz atabilirsiniz.
Bebek İçin Özel Sağlık Sigortası Yapılır Mı?
Sağlık sigortası ürünleri, sağlık sorunlarına karşı önceden önlem alınması ve gereken tedavi olanaklarına ulaşımın kolaylaştırılmasını sağlamaktadır. Sigorta ürünleri kapsamında yer alan kişiler, sağlık sigortası şirketlerinin anlaşmalı olduğu özel sağlık kurumlarından ücretsiz olarak tedavi alabilme şansına sahip olmaktadır.
Anne ve baba olmak isteyen kişiler için ise en çok merak edilen konuların başında bebek için özel sağlık sigortası yaptırmanın mümkün olup olmadığı gelmektedir. Özel sağlık sigortası ürünü yapan hemen hemen her sigorta şirketi, doğum teminatı üzerinden anne adayları ve hamilelik süreci için güvence sağlamaktadır. Bunun yanında poliçe kapsamına dahil edilen yenidoğan teminatı ile bebekler de koruma altına alınabilir. Yenidoğan sigortası adı altında da hizmet veren bu güvence sistemi ile bebeklerin karşılaşabileceği pek çok sağlık sorununa karşı teminat sağlanmaktadır.
Yenidoğan teminatı ile bebek için gerekli olan ilk muayene ve tetkikler karşılanır. Bunun yanında, doğuştan gelen hastalıklar için de belirli şartlar kapsamında güvence sunulmaktadır. Bebeğin ilerleyen zamanlarda ihtiyaç duyabileceği küvöz sonucu gerekli olan tedaviler ya da doğuma bağlı komplikasyonlar, sağlık sigortası kapsamında sunulan teminatların kapsamı dışındadır. Bu hizmetleri alabilmek için özel sağlık sigortası poliçesine yenidoğan teminatı dahil edilmelidir.
Yenidoğan teminatı, sadece özel sağlık sigortası kapsamında sunulan bir teminattır. Tamamlayıcı sağlık sigortası üzerinden bebekler için koruma sağlaması için yenidoğan teminatı alınamaz. Doğum sonrasında bebekte meydana gelen doğuma bağlı tüm komplikasyonlar için koruma sunan yenidoğan teminatı, özel sağlık sigortası poliçesi bulunan anne ya da babaların poliçelerine eklenmektedir.