Deprem meydana geldiğinde, şehirlerde önemli oranlarda yıkımlara neden olan ve ciddiye alınması gereken bir doğa olayıdır. Depremlerin yıkıcı etkilerinden biri de sonrasında, depremzedelerde ortaya çıkabilecek travmalar olmaktadır. Deprem felaketi yaşamış insanlar, duygusal ve davranışsal açıdan farklı tepkiler verebilir; deprem sonrası ciddi psikolojik etkiler görülebilir. Bunun yanında, her birey depremden farklı ölçülerde etkilenebilir.
Depremin Psikolojik Etkileri Neler?
Deprem sonrasında insan psikoloji farklı şekillerde bu durumdan etkilenebilir. Depremden sonra oluşabilecek psikolojik etkiler; şok pasifleşme ve toparlanma olmak üzere üç aşama üzerinden açıklanabilmektedir.
- İlk aşama olarak kabul edilen şok döneminde depremzede, psikolojik anlamda şok yaşamaktadır. Şok durumu, vücudun bir savunma mekanizması olarak geliştirdiği bir durumdur. Şok yaşayan kişi, zaman ve mekan kavramlarını kaybedebilir; açlık hissini yitirebilir ve yemek yemeyi bırakabilir. Bunun yanında bazı kişilerde ani bir çıldırma hissi oluşabilir. Yüksekten atlama ya da kalp krizleri, bu aşamada meydana gelebilir.
- İkinci aşamada ise pasifleşme dönemine girilir. Deprem sonrasında kişi, belirli bir süre ne yaptığını bilemez ve duygularını hissedemez hale gelebilir. Ani gelişen ve kişiyi etkisi altına alan ölüm korkusu nedeniyle çaresizlik ve panik duygusu meydana çıkabilir. En basit işlemleri bile kendi başına yapmakta zorlanan kişiler, zamanla kendine gelmeye ve sağlıklı düşünmeye başlayabilir.
- Üçüncü aşamada ise toparlanma dönemi başlar. Bu dönem yavaş yavaş iyileşme başlasa da kişiler hala yüksek ölçüde kaygı içinde olmaya devam eder. Uyku sorunu yaşayabilir, yüksek sese karşı duyarlı hale gelir ve kapalı alanlara girmeye korkabilirler. Bu dönem içinde bazı depremzedelerde suça meyilli olma gibi durumlar da görülmektedir.
Deprem anında yapılması gereken tüm durumları öğrenmek için Deprem Anında Yapılması Gerekenler yazımızı inceleyebilirsiniz.
Deprem Sonrası Psikolojik Etkileri En Fazla Yaşayan Gruplar
Deprem sonrasında yaşanan psikolojik sorunlar, belirli bir grupta yer alan kişileri daha fazla etkileyebilir. Bu gruba giren kişiler; psikolojik rahatsızlıkları olanlar, çocuklar ve küçük çocuğu olan anneler olarak değerlendirilebilir.
Çocuklar, ailelerinin tepkilerinden oldukça fazla etkilenmektedir. Depremin verdiği panik ortamı ile yüksek stres yaşayan ebeveynler, çocuklarını ciddi oranda etkiler ve yoğun stres yaşamalarına neden olurlar. Bu travmayı yaşayan çocukların ilerleyen yaşlarında da ilişki problemleri ve güven sorunları yaşadıkları görülmüştür.
Deprem sonrasında stres altındaki anne babalara yardım edilerek, bu zorlu süreci hasarsız şekilde atlatmak mümkündür. 1 ile 5 yaş arası çocuklar; ayrılmak istememe, yabancılardan korkma gibi duygu durumları yaşayabilirken; 6 ile 11 yaş arası çocuklar ise felaket temelli olan aynı olayı tekrar tekrar anlatma döngüsüne girebilir.
Deprem Sonrası Yaşanan Travmayı Atlatmak İçin Neler Yapabiliriz?
Deprem sonrası travma yaşayan kişiler, aynı olayın tekrar olacağına dair korku ve endişe durumlarına karşı savunmasız hissedebilir. Yaşanan bu travmatik olaya karşı verilen duygusal tepkilerin doğru ya da yanlış olduğuna dair bir açıklama yapmak doğru olmaz. Her birey, farklı durumlara farklı tepkiler gösterebilir. Bunun yanında, depremi engellemek için yapılabilecek bir şey yoktur. Ancak deprem sonrası travmaları atlatmanın yolları vardır.
- Deprem anında ve sonrasında yaşadıklarınızı, diğer insanlarda konuşmaktan belirli bir süre uzak durun. Tekrar tekrar aynı anıyı yaşamak, sizi daha çok yıpratır.
- Duygularınızı ve korkularınızı bastırmayın. İçinizden geldiği gibi ağlayın, bağırın ya da sessiz kalın.
- Depremle ilgili duygu ve düşüncelerinizi, hazır hissettiğinizde, sadece yakınınızdakilerle paylaşın. Bu şekilde hem kendinizi rahatlatabilir, hem de yakınlarınızı merakta bırakmayabilirsiniz.
- Kendinizi deprem psikolojisinin baskısından kurtarın ve yeni bir hayatı planlamaya başlayın.
Deprem sonrası yaşanan travmalar, çoğu zaman ağır sonuçlar doğurabilir. Üstelik bu travmanın etkileri, yıllar sonra bile ortaya çıkabilir. Bu nedenle, sağlığınızı korumak ve sağlıklı bir gelecek planlaması yapabilmek için psikolojik destek almak en doğru tercih olacaktır.
Deprem Sonrası Nasıl Hastalıklar Oluşabilir?
Doğal bir afet olan depremin ardından meydana gelen yıkım, sadece binalarda değil, kişilerin psikolojilerinde de meydana gelir. Sadece depremin neden olduğu panik ve korku duygusu bile kişilerde büyük travmalara neden olabilir. Çaresizlik ve savunmasız kalmanın verdiği panik duygusu, şok yaşanmasını tetikleyebilir. Öyle ki, deprem anında sıklıkla yaşanan pencereden atlama eğilimi bunun en güçlü kanıtıdır.
Deprem sonrası ortaya çıkan bina hasarları, maddi ve manevi kayıpların yanında önemli sağlık sorunları ile de karşı karşıya kalınabilir. Genel olarak, deprem sonrasında oluşabilen sağlık sorunları şu şekilde olmaktadır:
- Depremler nedeniyle travmalar oluşabilir. Bu travmalar, kişiden kişiye değişebildiği gibi tedavi edilmediği durumlarda daha büyük sorunlara yol açabilir.
- Travma sonrası stres bozukluğu meydana gelebilir. Böyle durumlar için gerekli psikolojik destek sağlanmalı ve depremzedeler en kısa sürede tedavi edilmelidir.
- Yardım olarak gönderilen ve stok yapılan gıdaların bozulması sonucu gıda zehirlenmeleri olabilir. Gıda zehirlenmelerine dikkat edilmeli, yiyecek ve içeceklerin sağlıklı bir şekilde korunmasına özen gösterilmelidir.
- Bulaşıcı hastalıklar meydana gelebilir. Bu tip durumlara karşı önlem alınmalıdır. Olası risk durumlarında, karantina uygulanmalı ve yayılması önlenmelidir.
Tüm bu olumsuzlukların yaşanmaması için deprem sonrasında yapılması gereken her şey titizlikle uygulanmalı ve insan sağlığının her şeyden önde olduğu unutulmamalıdır.
Deprem Sonrasında Ne Yapmak Gerekir?
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Afetlere Hazırlık Yılı projesi kapsamında; deprem sonrası yapılması gerekenleri detaylı olarak açıklamaktadır. Kurumun yaptığı açıklamaya göre, deprem meydana geldikten sonra şu önlemler alınmalıdır:
- Deprem sona erdikten sonra, çevreniz ve kendi emniyetinizden emin olduktan sonra binayı hızlı ve güvenli bir şekilde terk edin. Binadan çıkarken acil çıkış ya da yangın merdivenlerini kullanmaya özen gösterin. Asansör ya da pencereleri kullanarak binadan çıkmaya çalışmayın.
- Evden çıkmadan önce, eğer mümkünse; elektrik, gaz ve su vanalarını kapatın, ısıtıcıları söndürün.
- Daha önce hazırladığınız deprem çantanızı alarak toplanma alanına gidin.
- Yaşadığınız bölgede yer alan hasarlı binalara ve enerji nakil hatlarına yaklaşmayın.
- Deprem sonrası yardım ihtiyacı olan bebeklere, çocuklara, yaşlılara engellilere ve hamilelere destek olun.
- Radyo ve televizyon gibi kitle iletişim araçlarıyla sizin için yapılan uyarıları dinleyin.
- Her büyük depremden sonra mutlaka artçı depremler de meydana gelir. Bu artçılar, az ya da orta hasar almış binalarda zararlara yol açabilir, hatta binanın çökmesine neden olabilir. Artçılar tamamen sonlanan kadar, hasarlı binalara girmeyin.
Şiddetli depremlerden sonra önemli güvenceler sunan deprem sigortasının önemine dair detayları öğrenmek için Şiddetli Depremler Ve Deprem Sigortasının Önemi yazımızı okuyabilirsiniz.
Hasarlı Bina İçin Zorunlu Deprem Sigortası Yapılır Mı?
DASK yani zorunlu deprem sigortası hususunda en çok merak edilen noktalardan biri de hasarlı binalar için poliçe başlatmanın mümkün olup olmadığıdır. Hasarlı binalar için zorunlu deprem sigortası yaptırılabilmektedir.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından düzenlenen ve hasar boyutlarına göre 3 gruba ayrılan binalar, deprem sigortası kapsamında koruma altına alınırken bu sınıflandırmaya dikkat edilmektedir. Binaların hasar durumlarına göre düzenlenen sınıflandırma şekli ise şöyledir:
- Hafif hasarlı binalar
- Orta hasarlı binalar
- Ağır hasarlı binalar
Hafif hasarlı ve orta hasarlı binalar, hasar durumunu gösteren bir belge ile belirlenmesi gerekmektedir. Bunun yanında binaların depremde hasar gördüğüne ve gerekli bakım - onarım çalışmalarının yapıldığına dair belgeler sunulmalıdır. Tüm bu işlemler yapıldığı zaman zorunlu deprem sigortası kapsamında güvence alınabilir. Bunun yanında ağır hasarlı olarak nitelendirilen binaların zorunlu deprem sigortası kapsamına dahil edilmesi mümkün değildir.
Hasarlı binaya yaptırılan deprem sigortası hakkında detaylı bilgi almak için Hasarlı Bina Deprem Sigortası Yaptırabilir Mi? Yazımıza göz atabilirsiniz.
DASK – Zorunlu Deprem Sigortası Almak İçin Nereye Başvurulur?
Zorunlu deprem sigortası ya da daha yaygın adıyla DASK sigortası poliçesi almak için ürünü hazırlayan sigorta şirketlerinin acentelerine gidebilir, web sitelerinden başvuru yapabilir ya da çağrı merkezlerini arayabilirsiniz. Bunun yanında bazı banka şubeleri aracılığıyla da deprem sigortası poliçesi hazırlanabilmektedir. Adaylar konut ve kimlik bilgilerini, sigorta şirketi ya da banka ile paylaşarak DASK poliçesi başlatabilirler.
DASK (Doğal Afet Sigortaları Kurumu) resmi sitesinde yayınlanan ve poliçe başlatmak için gerekli olan belgeler sigortalı, bina ve mesken üzerinden belirlenir.
Sigortalı adayına ait gerekli bilgiler:
- İsim – soyisim
- Açık adres
- Cep telefonu numarası
- T.C. kimlik numarası
- Vergi kimlik numarası (Tüzel kişiler için)
Sigortalanacak binaya ait gerekli bilgiler:
- Binanın açık adresi
- Binanın tapu bilgileri
- Binanın inşa yılı
- Binanın yapı tarzı
- Binanın toplam kat sayısı
- Binanın hasar durumu
Meskene ait gerekli bilgiler:
- Brüt yüzölçümü (m2 olarak)
- Meskenin kullanım şekli
Sigorta Dünyası web sitemiz ve çağrı merkezimiz üzerinden 7 / 24 DASK poliçe sorgulaması yapabilir ve size en uygun teklifleri, kısa sürede alabilirsiniz.